Tanrının Bile Batıramadığı Gemi: Titanik
- Elif Su Çakır
- 13 Nis 2023
- 3 dakikada okunur
Yazan: Elif Su Çakır
Efsane filmler listesinde ilk sırada yer alan Titanik 10 Şubat tarihinde 25. Yılına özel yeniden vizyona girdi.

Titanik vizyona girdiği ilk tarihte gişe rekorları kırarak sinema tarihine adını yazdırmıştır. Şu zamanlarda dahi hâla adını unutturmadan izlenen Titanik konusuyla ve oyuncularıyla da büyük ilgi görmekte.

Titanik filmi batmış bir gemi olan Titanik’in enkazını araştıran bir ekip ile başlamakta. Filmde Okyanus’un Kalbi adlı kolyenin hikayesi anlatılmakta. Filmi kısaca özetlemek gerekirse 17 yaşındaki Rose, zengin bir işletmecinin oğlu olan Caledon ile o dönemin en büyük okyanus gemisi unvanına sahip Titanik’e biner. Rose Caledon’ı sevmemesi ve etmeyi düşünür ancak bu sırada ressam olan ve hayallerinin peşinden koşan Jack, Rose’u vazgeçirir.
Tanışmalarından bir süre sonra birbirine aşık olan ikiliyi zor engeller beklemektedir. Bu engellerin en büyüğü zengin kız fakir oğlandan çok sınıfsal farklılığa dayanmakta. Titanik’in ilk ve son yolculuğu olan bu yolculukta birinci sınıf yolcularla alt sınıftan olan yolcular aynı yerde kalmamakta ve geminin çoğu bölümüne de sadece üst sınıf yolcular girebilmektedir. Birinci sınıf yolcular lüks bir hayat yaşayıp süitlerinde eğlenirken alt sınıf yolcular kendi aralarında kısıtlı bir şekilde zaman geçirmektedir. Bu sınıf farkını en çok yüzümüze vuran olay ise filmin sonunda Titanik buz dağına çarptığında botlara alınan birinci sınıf yolcuların daha fazla olmasıdır. Geminin en altında kömür atan işçilerin de yaşama hakkının ellerinden alınıp bölümün o kısmının diğer taraflar ile ayrılıp kilitlenmesi ve oradaki işçilerin ölmeleri sınıf farkını acımasızca yüzümüze vurur. Filmin sonunda ise hikayenin daha çok dramatik yanı ön plandadır. Geminin batmasıyla beraber Rose suda yüzen bir kapının üzerinde Jack ise suda yardım gelmesini beklerler. Bu sahne için herkesin aklındaki soru tabiki de “İkisi de hayatta kalabilir miydi ?”. Bu soruları açıklığa kavuşturmak için filmin yönetmeni James Cameron bilimsel bir araştırma yaptığını söyledi. Sonuç ikisinin de hayatta kalmasının hiçbir yolu olmadığıydı. İkisinden biri ölmek zorundaydı.

Titanik her ne kadar ele aldığı trajik konusu ile akıllara kazandıysa da filmin oyuncuları Leonardo DiCaprio, Kate Winslet ve Katty Bates gibi isimler dikkatleri oldukça üzerlerine çekmekte.
Leonardo DiCaprio bildiğimiz üzere gerek yakışıklılığıyla gerek oyunculuğuyla hepimize adını ezberletmiş bir aktör. Leonardo buradaki oyunculuğu ile de kariyerinde ilerleyip herkes tarafından tanınmaya başlandı. Leonardo filmin ana karakteri olan Jack Dawson’ı canlandırmakta. Bu filmde başlangıçta yönetmenin, DiCaprio’nun oyunculuğu ile ilgili bazı tereddütleri bulunmaktaydı. Bu konuda filmin yönetmeni Cameron seçmelerde DiCaprio’nun gönülsüz gibi gözükmesine rağmen çekimlerin başlamasıyla Jack’e dönüştüğünü söylüyor. Film ekibinin Leonardo’nun oyunculuğu ile ilgili de çok merak ettiği bir konu bulunmaktaydı: Kate Winslet ile uyumu. Bence bu konuda çok iyi bir iş çıkardılar.
Kariyerine çok genç yaşta başlayan Kate Winslet, Titanik filminde canlandırdığı Rose karakteri ile dünya çapında tanınmaya başlamıştır. Ancak başarısıyla beraber bazı kötü eleştiriler de almıştır. İnsanların kilosu yüzünden onu hedef aldığını söylemekte. Filmin onca başarısına rağmen konuşulan en önemli konu Winslet’ın kilolarıydı. Bu kötü eleştirilere rağmen çok başarılı bir kariyeri olduğunu ve asla vazgeçmediğini görüyoruz.
Kathy Bates’i televizyon sektöründeki başarıları ve harika oyunculuğu ile tanıyoruz. Bu filmde Molly Brown karakterini canlandırmasıyla, bize duyguları olabilecek en iyi şekilde yansıtması ile dizideki çok başarılı oyunculardan biri olduğunu söyleyebiliriz.
Titanik gemisi, Tanrı’nın bile batıramayacağı ve o zamanların en büyük okyanus gemisi olarak geçtiği için yolcu sayısı çok fazlaydı. Bu yüzden dünyanın hatırlamak istemediği felaketlerden biri olan ve gerçek bir hikayeye dayanan bu film herkesin aklında en son sahnesi ile kalmakta: gemi sulara batarken orkestra hiç durmadan çalmaya devam ediyordu, sonun kaçınılmaz olduğunu anlayanlar sadece sevdiklerine sarılıp her şeyin bitmesini bekliyordu ve tabi Rose ve Jack… Rose, Jack ile kalıp onunla kurtulmak istemişti ama her şekilde Jack yalnız öldü.
Comments