Yazan: Salih Burak Erten
İnternetle büyümüş homojen bir kuşak olan “Z Kuşağı”, günümüz toplumunun gitgide daha büyük bir yüzdesini oluşturmakta. Haliyle bu kuşaktaki kişilerin davranış ve istekleri geleceğin toplumunu şekillendirecek. Bu kuşağın kısa bir analizini yapmak için öncelikle kuşak kavramını bilmemiz gerekiyor. Bir kuşak, kısaca atalar ve torunlar zincirindeki halkalara verilen isimdir. Her bir kuşak bir öncekinin özelliklerini büyük ölçüde taşır. Ancak günümüz dünyasının kafa karıştırıcı hızı kuşaklar arasındaki farklılıkları artırmış ve her kuşağın kendine özgü özelliklerinin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bundan dolayı kuşaklara belirli isimler verilmiş ve literatüre “kuşak çatışması” gibi yeni kavramlar eklenmiştir. Genel kullanımda 1960-1980 arasında doğan kişiler X kuşağının üyesidirler. Ardından gelen on - on beş yıllık süreçte doğanlar Y kuşağı, sonraki on yılda doğanlar ise Z kuşağını oluştururlar. Z kuşağı adı ise USA Today gazetesinin “Bir Sonraki Kuşağa Verilecek İsim” konulu anketinde seçilmesiyle verilmiştir. Daha önceden de bahsettiğim gibi, son elli yılda yaşanan teknolojik ve sosyal gelişmeler her kuşağın karakteristik özelliklerini oluşturmuştur. Peki Z Kuşağını diğer kuşaklardan ayıran özellikleri nelerdir? İşte bir Z Kuşağı üyesinden Z Kuşağının farkları:
1) Teknoloji:
Z Kuşağını diğer kuşaklardan ayıran en büyük özellik şüphesiz ki teknolojinin gelişmiş olduğu bir dünyada doğmuş olmalarıdır. Teknolojik gelişmeler sayesinde Z Kuşağı bilgiye kolayca ulaşabilmiş ve dünyadaki gelişmelerden kolayca haberdar olabilmiştir. Her bilgiye kolayca sahip olmalarından dolayı içinde bulundukları dünyayı daha kolay tanıyabilirler. Teknolojik aletler önceki kuşakların yapmak zorunda kaldığı işleri zorunluluk olmaktan çıkartmaktadır. Bundan dolayı Z Kuşağı üyelerinin araştırma yapmak ve bilgi edinmek için daha çok boş vakti bulunmaktadır.
2)İnternet ve Sosyal Medya:
İnternet ve sosyal medya kavramları teknolojik gelişmelerin içine alınamayacak kadar büyük bir etkiye sahiptir. İnternetin yaygınlaşmasıyla, bilgiye ulaşım kolaylaşmış ve sıradanlaşmıştır. İnsanlar birbirlerine görüşlerini kolayca aktarabilmiş ve düşünce özgürlüğünün sağlandığı bir ortam oluşmuştur. Z kuşağı üyeleri farklı görüşlerle büyümüş olduklarından diğer kuşaklara göre daha hoşgörülüdürler. Ayrıca sosyal medya mecralarının oluşmasıyla insanların görüşleri çok kolay ulaşılabilir olmuştur. Her ne kadar bu özgür ortam Z Kuşağı’nın hoşgörülü olmasını sağladıysa da aynı zamanda başkalarının düşüncelerine fazla önem veren bireyler sosyal medyanın fazla özgür ortamından zarar görmüştür. Sonuçta özgürlük iyi düşüncelerin yanı sıra olumsuz düşünceleri de ortaya çıkartmıştır. Kısacası, Z Kuşağı internet ve sosyal medya ile büyümüş, bu ortamların özgürlükçü yapısından faydalanmış ancak yine bu ortamların en çok zarar verdiği nesil olmuştur. Örneğin internet bağımlılığı, günümüzde en çok karşılaşılan bağımlılık tiplerinden biridir. Bu bağımlılığa yakalanan bireyler internetsiz bir dünya hayal edemezler. Hayatlarının tamamını internet ile geçiren Z Kuşağı üyelerinin bu bağımlılıktan en çok mustarip olan kişiler olmalarına şaşmamak gerekir. Belki de internet ile büyümüş olmanın getirdiği yararlar, sanıldığı kadar fazla değildir.
3) Özgürlük ve Eşitlik:
Z Kuşağı’nın sosyal medya ve internet ile büyüdüğünü söylemiştim. Bu ortamların getirdiği en büyük değişim ise özgürlükçü ve eşitlikçi anlayış olmuştur. Her insanın ayrı bir birey olduğu ve farklılıkların aslında normal olduğu anlaşılmış ve insanlara hoşgörü artmıştır. Ayrıca siyasi tercihler nedeniyle kutuplaşmanın da en az olduğu kuşaklardan biridir. Kısacası Z Kuşağı, diğer kuşaklardan farklı olarak teknolojinin geliştiği bir dönemde büyüdü. Hızla değişen dünyada her ne kadar kuşakları belirli kalıplara sığdırmak mümkün olmasa da Z kuşağının dünyayı kökten değiştirecek bir kuşak olacağı aşikâr.
Kommentare